Page 10 - Cumhuriyet Özel Sayı
P. 10
Didem ÖZKAN ile Yazar Erdoğan Ergim
Didem ÖZKAN ile
Yazar Erdoğan Ergim
BİR KONUK
BİR KONUK
Cumhuriyetimizin ışığıyla büyüyen nesiller için çocuk edebiyatı, yalnızca kelimelerden ibaret değildir; hayalleri,
değerleri ve özgürlüğü geleceğe taşır. Lokum Dergimiz de bu hayalin bir parçası olmayı seçmiş, erken çocukluk
dönemine yönelik hazırlanan Türkiye’nin ilk dijital çocuk edebiyatı dergisi olma özelliğini taşıyor.
Yeni sezonun ilk aylarında, Cumhuriyet özel sayısıyla merhaba diyen dergimizde bu kez derginin hem genel
yayın koordinatörü hem de eğitimci-yazar kimliğiyle yolculuğa rehberlik eden, fikir babamız ve kıymetlimiz
Erdoğan Ergin ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Eğitimden edebiyata, teknolojiden Cumhuriyet değerlerine
uzanan bu sohbet, Lokum’un nasıl bir hayalle yola çıktığını ve çocuklar için neler hedeflediğini bizlere anlatıyor.
Gelin bu keyifli söyleşimizle hep birlikte bu serüvenimize ortak olun.
1. Lokum Dergi, Türkiye’de erken çocukluk için hazırlanan ilk çocuk edebiyatı dergisi olma özelliğini taşıyor.
Lokum’la yeni tanışanlar için, yolculuğunuz nasıl başladı? Bize biraz kuruluş hikâyesini anlatır mısınız?
Öncelikle okuyucularımızı saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Dergimiz
beşinci yılında. Bu durum, ekibimizi ve beni çok heyecanlandırıyor.
Dergimizin başlangıcı pandemi yıllarına dayanıyor. Çocuklar için bir
şey yapmalıyız diyen yirmi arkadaşla yola çıktık. İyi ki de başlamışız.
İlk sayıları çıkarmak çok zahmetliydi. Bu işi ilk defa yapıyorduk. Bir
eTwinning Projesi olarak başlamıştık. O dönemde ülkemizin her bir
ilinden kendimize proje ortağı bulmuş ve bu ortaklar dergimizin
fahri temsilcileri olmuşlardı. Okuyucu sayımız on bin ila yirmi bin
arası oluyordu. Bu, beklediğimizin çok üstünde bir sayıydı ve
hepimizi çok heyecanlandırmıştı. Derginin kurucu ekibi ile haftanın
her günü uzaktan bağlantı ile çalışıyorduk. Elbette bu yorucu bir
süreçti. Her bir arkadaşıma çok teşekkür ediyorum.
2. Size gelecek olursak, hem eğitimci-idareci hem de yazar kimliğiniz
var. Çocuklarla yaşadığınız deneyimler yazılarınıza ya da
uğraştığınız bu çocuk edebiyatı alanına nasıl yansıyor? Çalışma
hayatınızda yaşadığınız anıların dergiye öykü ya da yazı olarak
dönüştüğü oluyor mu?
Uzun yıllardır çocuk edebiyatı ile iç içeyim. Bazen öğretmen olarak, bazense öğrenci olarak... İnanın,
her ikisinde de bana birçok öykü konusu çıkıyor. Örneğin “Beş Arkadaş” kitap serisinin
kahramanlarına, söyleşilere gittiğim okullardaki öğrenciler ilham verdi. Şimdi o beş arkadaşla sanki
gerçek hayatta da arkadaş gibiyiz. Bazen "Hakan olsa ne düşünürdü ya da Naz bu durum karşısında
ne derdi?" diye düşünüyorum. Onları da not alıyorum. Öykünün devam serisinde de ihtiyaç
olduğunda bu durumları kullanıyorum.
Dergimizin oluşumunda yer almak bana hep gurur verdi. Dergimizde öyküsü, şiiri ya da köşe yazısı
yayımlanmış o kadar çok yazar var ki... Dergimizde yayımlanan öykülerin ders kitaplarında
yayımlandığı zaman hissettiğim duygunun tarifi mümkün değil. Lokum Dergi ve Lokum Dergi’de
olmak çok özel bir şey.
3. Derginin üretim sürecinden bahsedecek olursak, Lokum Dergi’nin içerikleri öğretmen-yazarlar
tarafından hazırlanıyor. Sizce öğretmenlerin çocuk edebiyatına kattığı en güzel şey nedir?
Bunu kendi aramızda da çokça konuşuyoruz. Öğretmen yazarın öyküye sadece edebi açıdan değil,
çocuğun gelişimi ve ruh düzeyi açısından da daha hassas yaklaştığını düşünüyoruz. (Bazen bu
düşüncemi olumsuz yönde etkileyen öyküler de gelmiyor değil.) Ancak dergimiz yayın hayatına
başlarken kendine bir görev edindi: Öğretmen yazarlara imkân açmak, çocukları yazma serüvenine
dâhil etmek ve yaratıcı yazarlık konusunda okuyucuları bilgilendirmek. Bu görevlerimize göre
hareket ediyor, içeriklerimizi de bu yönde güncelliyoruz.
10. www.lokumdergi.com

