Page 17 - Lokum Çocuk ve Edebiyat Dergisi Temmuz 2021 Sayısı
P. 17
Çocuk ve Edebiyat Dergisi
SÖYLEŞİ
Sema Yaylı Rabia Sarı gami yapmayı bilirdi. Küçükken kağıtla hemen ori- da çocuklarla birlikte hikayeler üretiyorduk. Çocuk-
@rabia_sa1
gami yapardık. Koca nenemdense bir sürü hikâye lar diyor ki, “Hocam bu modelin hikayesi var mı?
dinledim. Ailem tarlada çalışırken, beni koca nene- Yoksa yapalım.” “Neden?” “Çünkü aklımızda kalıyor,
me bırakırdı. Tabi köy yeri olduğundan dışarıya da eğer hikayesi olmazsa biz onu unutuyoruz, aklımız-
çıkıyorsun, yanına da gidiyorsun, dizinin dibinde dan çıkabiliyor.” Biz böyle birçok hikâye yaptık. Bel-
onun hikayelerini de dinliyorsun. Yaramazlıklar ya- ma Tuğrul’la da tanışmam origamiyledir. Origamiyle
pıyorsun, biraz onu kızdırıyorsun. Böyle güzel bir ilgili makaleler okurken, Belma hocanın makalesine
çocukluğum vardı. rastladım. Mustafa Kavacı ile birlikte hazırlamışlar.
Sağ ve sol elin yaratıcılığında, sağ ve sol beyinlerin
gelişimde origaminin öneminden bahsetmişler. Çok
Merhaba, bu ayki konuğumuz Sema Yaylı. 3. Origamiyi biliyorduk ama Storigami’yi sizinle be- etkileyici bir makaleydi.
raber duyduk. Storigami’yi Lokum Dergi okuyucu-
ları için anlatabilir misiniz? Storigami çocukların da yetişkinlerin de çok ilgisini
Ve diyebilirim ki hakkında internetten araştırma çeken bir teknik. Hikaye ile origami sanatının birleşi-
yapıp kitaplarını edinsem de çok yönlü bir insanla mi, basit ve zor modeller üzerinde yapılabiliyor. Yetiş-
karşı karşıya olduğumu heyecanla anladım. Her ne Önceleri Storigami’yi kendimce yapıyordum. “Aca- kinlerle birlikte çalışırken, kağıt dönüşüp değiştikçe
kadar sorularla onun bu çok yönlü kişiliğinin bir ba?” dedim, “Bu, dünyada da var mı?” Araştırdığım- gözleri büyüyüp bakıyorlar ve “Yahu nasıl ya, nasıl
kısmı açığa çıksa da Sema Yaylı kesinlikle bunlar- da EBA’da buldum önce. Strogami diye geçiyordu kağıt böyle oldu, nasıl bir maharet istiyor?” diyorlar.
dan çok daha fazlası. orada. Dünyada nasıl kullanıldığına baktığımız- Hani gitar çalarken şarkı söylemek vardır ya, origa-
daysa “Storigami” şeklinde kullanılıyordu. Anlamı, mi yaparken masal anlatmak da ustalık istiyor. Öyle
origaminin hikayeleştirilerek anlatılması. Uzunca hemen olacak bir şey değil. Tabi zor, karmaşık mo-
1.Bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz? bir hikâyeyi, bir origami modeliyle değiştire, dönüş- dellerde böyle bir sorun yaşanabiliyor. Benimle bir-
türe de anlatabilirsiniz. Ya da bir modelin yapımını likte çalışan birçok öğrencim var, “Hocam, origamiyle
Çok zor bir soru aslında. Masal anlatıcısı, origa- tamamen hikayeyle de anlatabilirsiniz. Bu konuda birlikte anlatamıyoruz.” diyorlar. Eğer çok çalışır, üze-
mi sanatçısı, yirmi yılı aşkın bir süredir de öğret- çalıştım, çocuklardan çok beslendim. Bilim sanat rinde emek verirlerse hem yapar hem anlatırlar. Kul-
menim. Biraz çılgın, biraz deli, çocukluğunu hiç merkezinde origami derslerine giriyordum ve ora- lanılması gereken, yaratıcılığı çok besleyen bir sanat.
kaybetmemiş, sürekli çocukluğu ile bağ kurabi-
len, kâğıt katlamayı, masal anlatmayı çok seven 4. Ardından origamiyle ilgili kitaplarınız doğdu.
biriyim.
“Origamili Masallar” ve “Küçük Prens ile Origamiyi
Keşfet” Peki özellikle bu kitapları oluşturma fikri ne-
2. Sema Yaylı’nın çocukluğu nasıldı? Nasıl bir ço- reden aklınıza geldi?
cuktu?
Benim ilk kitabım “Origamili Masallar”. Orada iki
Çok mutlu bir çocukluğum vardı. Bu soruyu sa- tane hikayem var. “Tırtıl Huppo Kelebek Olabile-
atlerce yanıtlayabilirim. Hatta çocuklarım “Benim cek mi?” ve “Yadigar Koltuk Hikayeleri” sonrasında
köyümdeyken…” diye başlayarak anlattığım za- “Küçük Prens ile Origamiyi Keşfet” Ben Küçük Prens
manlarda, “Anne, senin köyün de ne köymüş, sanki yapmayı çok severim. Küçük Prens kitabına da ba-
Paris’i anlatıyorsun.” diye dalga geçerler. Ama bana yılırım. Bununla ilgili bir çalışma yapmak istedim ve
göre öyleydi. origamiden bir Küçük Prens tasarımı yaptım. Sonra
çocuklarla bunu hem origami ile birleştirip hem de
Çocukluğum Mersin’in Homurlu köyünde geçti. On
yaşına kadar köyde yaşadım. Sonra Mersin’e taşın- doya doya yaşamış, zamanını”çocuk” olmakla geçir- Küçük Prens kitabını da işin içine dahil ederek “Na-
dık. Çocukluğumdan çok beslendim. Köy hayatını, miş birisiyim. sıl yapabiliriz?”i düşündüm ve bu kitap ortaya çıktı.
orada yaşadığım zamanları çok çok seviyorum. Çocukluğumda Origami sanatı da masallar da Önce Küçük Prens’in çocuklara uygun bir özetini
Haylaz bir çocuktum. Annem çok korkardı bana vardı. Geniş bir aileydik. Koca nenem, babaannem, veriyorum, ardından etkinlik kısmı başlıyor. Orada
bir şey olacak diye. Altı, yedi yaşlarımda çenemi halam, amcam hep birlikte yaşıyorduk. Bu durum çocuğu yönlendiren bazı sorular var. Küçük Prens
kırdım. Sürekli bisiklet tepesindeydim. Yeni bir kı- bana çok fazla dinleme ve öğrenme fırsatı doğurdu. hafızasını kaybediyor ve biz ona yardım edip hafı-
yafet alınca gider onu bisiklete taktırıp yırtardım. Aynı zamanda annem ve bütün ailem Bulgaristan zasını bulduruyoruz. Bu sırada çocuktan bazı şey-
Köyümüzde yere dökülmüş ziftler olurdu, onun göçmeni. Annem daha çocukken Bulgaristan’da ler yapmasını istiyorum: “Bana bir tilki yapar mısın,
üzerine oturur kıyafetimi kirletirdim. Çocukluğunu origami dersi ile tanışmış. Bizim ailede herkes ori- bana bir gül yapar mısın?” Bunların yapımları da
kitabın arkasında anlatılıyor. Çocuk kitabın arkası-
16 • www.lokumdergi.com söyleşi • 17